24 Temmuz 2011 Pazar

Hayatla Başedemeyenler

Her şeyimize ne kadar özeniyoruz düşündüğümüz zaman... Cep telefonu, bilgisayar, araba, ev, kalem, kitap vs vs...

Sahip olduğumuz şeylere gözümüz gibi bakıyoruz. Sabah uyandığınızda arabanızın baştan sona çizilmiş olduğunu düşünün öfkeden delirir, binlerce küfürü aynı saniye içine nasıl denk getirebildiğinize bir süre şaşıracağınız bir performan sergilersiniz.

Düşününce para vererek sahip olduğumuz şeyler pek bir kıymetli... Eeee kolay mı biz o parayı kazanmak için günde 10 saat dirsek çürütüyoruz pek tabi kıymetli olacak.

Ama hayatımıza hiç değer vermiyoruz. Sanki bu bitince yerine daha bir sürü hayat hakkımız varmış gibi tüketiyoruz, ellerimizin arasında akıp giderken umursamazca bakıyoruz peşi sıra...

Tamam hayat, elbette akıp gidecek bunu önlemenin zaten bir yolu yok, ama bunu daha kaliteli, daha sağlıklı, daha yaşanılır bir hale getirmek mümkün.

Hayatta her şeye sahip olabiliriz ama dediğim gibi hayatta her şeye sahip olmak için öncelikli şart hayatta olabilmek.Hayatı hangi akla hizmet bu kadar hiçe sayabiliyoruz anlayamıyorum. Size burada yazıyorum da ben gerektiği gibi yaşıyor muyum? Hayır.

Bu soruya evet cevabı vermek için çabalıyorum ama bunu gerçekten yapıyorum.

Hayatla baş edebilmek için çaba sarf edelim bunu yapabiliriz.
Dün geceden beri Amy Winehouse var aklımda... 27 yaşında, şöhretin zirvesinde ölmek onun kaderi değil, tercihi oldu. O hayatla baş edemedi. Biz edelim.


Hayat, bir tane ne kadar kaldığına dair en ufak bir fikrimiz yok... Hepsi bu kadar.

Sevgiler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder